Giresun’da meydana gelen bir trafik kavgası, emekli sınıf öğretmeni Abdullah Coşkun’un canını kaybetti. 16 Kasım’da Keşap ilçesinde gerçekleşen kaza sonrası sürücü İlhan İhtiyaroğlu, öğretmenin üzerine yumruk attı. Kavgada alınan darbeler sonucu Coşkun, yere yığıldı. Eşinin Hanife Coşkun’un anlattığı detaylara göre, kaza sonrası araçtan çıkan şüpheli, sadece bir ‘güm’ sesi duyulduktan sonra sırada yer almadı. Tekerler patladı fakat araçlar birbirlerine çarptı. Aracın sağ tarafına çarpan araçtan çıkan kişi, camı açtı, eşine yumruk attı ve ardından arabanın kapısını açıp, öğretmeni dışarı çıkardı. Eşinin koluna asıldığını, ardından kendi kafasına tekme atarak dövüldüğünü anlattı. Eşinin bir hastalığı olduğunu, kanseri yenmiş olduğunu da ifade etti. Ancak bu bilgi, kavga sırasında cani bir şekilde ihmal edildi. Olayda, öğretmenin sadece bir kez yere düştüğünü, ardından da nefes almadan dövülerek öldürüldüğünü belirtti. Olay anında TIR’lar geçiyordu, bu da olayı daha da yoğunlaştırdı. Çevredekiler, görevlileri çağırarak yardım istedi. Ambulansla Giresun Araştırma Hastanesi’ne götürülen Coşkun, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Sürücü İlhan İhtiyaroğlu, gözaltına alındı ve ‘neticesi sebebiyle ağırlaştırılmış kasten yaralama’ suçundan tutuklandı. Cenaze namazı, Tirebolu’da yapıldı ve ardından toprağa verildi. Olaydan bir hafta önce, Coşkun, akciğer kanserinden kurtulmuştu. 3 yıllık tedavi süreciyle kanserini yenmiş, ailesiyle birlikte evlerine dönmeye hazırlandı. Fotoğraflarında, ailesiyle geçirdiği keyifli anlar, kızıyla dans ettiği sahne görüldü. Bu görüntüler, hayatın sonuna doğru bir mutluluk taşıyordu. Aile, ölümüyle karşılaştıktan sonra, olayı sadece bir trafik kaza değil, insan hakları açısından bir vahşet olarak değerlendirdi. Öğretmenin kızı Ayşe Coşkun Beyan, doktor olması nedeniyle olaya özel bir bakış açısı getirdi. Kanseri yenmiş bir kişiye, bir kavga sonucu vurulması ve dövülmesi, sadece bir eylem değil, toplumsal bir mesaj olarak yorumlanıyor. ‘Babam hasta’ dediğine rağmen, kavga sırasında bu durum ihmal edildi. Kavga sırasında, bir hastalık olduğunu belirtmek, cani bir şekilde vurulma riskini artırıyor. Eşinin kanla dolu bir yüzüne dikkat çekti. Kafasında büyük bir yara olduğunu, kan akışı olduğunu anlattı. Bu, sadece bir yaralama değil, bir canın son bulduğu bir durum olduğunu gösteriyor. Olaya dair, Coşkun’un oğlu Emrah Coşkun, kavga sırasında arabanın arkasına vurulduğu ve önünü kesildiği bilgisini paylaştı. Bu, kavga nedeniyle insanlara zarar veren bir eylemin, sadece araçlar arasında olmamasını gösteriyor. Olay, yalnızca bir trafik kavgası değil, insanlar arasındaki güvenin, duygusal bilgiye göre nasıl yitirdiğini gösteriyor. Aile, bu olayı yalnızca bir can kaybı olarak değil, bir adalet talebi olarak değerlendiriyor. Ayşe Coşkun Beyan, ‘Bu işin peşini asla bırakmayacağım’ dedi. Adaleti, bu tür olaylarda sadece bir hedef değil, herkesin birlikte yaşayacağı bir değer olarak kabul edilmeli. Olay, toplumun dikkatini çekecek şekilde, bir emekli öğretmenin ölümüyle birlikte, aile, sağlık ve trafik kuralları arasında bir kırılma ortaya çıktı. Bu kırılma, sadece bir olay değil, toplumsal bir fark yaratıyor. Kanserle mücadele eden bir kişi, bir kavga sonucu vurulduğunda, bu mücadele sona ermedi. Kanser, bir hastalık değil, bir direnç olarak görülmeli. Bu tür olaylar, toplumun duygusal duyarlılığını artırmalı. İnsanlar, birbirine karşı dikkatli olmalı. Kavga yerine, iletişim ve anlayış olmalı. Aile, bu olayı bir ‘ibret’ olarak tanımladı. Herkesin bu tür bir vahşete karşı kalkması, toplumun daha güvenli bir yapıya ulaşmasını sağlayabilir. Bu olay, sadece bir öğretmenin ölümü değil, bir toplumsal uyarı olarak kaydoluyor. İnsanlar, birbirine karşı daha duyarlı olmalı. Bu olay, bir emekli öğretmenin ölümüyle birlikte, toplumun içsel yapılarında bir değişiklik çağrısı da oluşturuyor.