ÖneÇıkanlar

Tarantino’dan “Açlık Oyunları”na Sert İntihal Suçlaması: “Resmen Çalmış”

1764463018879

Sinema dünyasının iki Oscar ödüllü önemli yönetmenlerinden Quentin Tarantino, gişe rekorları kıran “Açlık Oyunları” (Hunger Games) film serisi hakkında dikkate değer iddialarda bulundu. Yönetmen, 27 Kasım 2025 Perşembe günü yayımlanan ‘Bret Easton Ellis Podcast’indeki röportajında, söz konusu seriyi 2000 yapımı Japon filmi “Ölüm Oyunu”nu (Battle Royale / Batoru Rowaiaru) “açıkça kopyalamakla” suçladı. Tarantino’nun bu açıklamaları, global gişede milyar dolar hasılatı aşan ve geniş bir hayran kitlesine sahip olan popüler seriye yönelik ciddi bir telif hakkı ihlali ithamını gündeme taşıdı.

Tarantino, suçlamalarını detaylandırırken, “Açlık Oyunları”nın Suzanne Collins tarafından kaleme alınan romanının “Ölüm Oyunu”nun temelini oluşturan eseri “tamamen kopyaladığını” ifade etti. Yönetmen, özellikle kitap eleştirmenlerinin “Ölüm Oyunu”nu bilmedikleri için Collins’in yapıtını “şimdiye kadar okudukları en orijinal şey” olarak nitelendirmelerini eleştirdi. Buna karşılık, Japon filmini izlemiş olan sinema eleştirmenlerinin “Bu bildiğin Ölüm Oyunu’nun +13 versiyonu!” şeklinde hemen benzerliği tespit ettiklerini belirtti. Tarantino ayrıca, “Ölüm Oyunu”nun yazarı Koushun Takami’nin neden Suzanne Collins’e dava açmadığını “anlamakta güçlük çektiğini” sözlerine ekledi.

Koushun Takami’nin 1999 tarihli aynı adlı distopik romanından uyarlanan “Ölüm Oyunu”, Japon sinemasının kült yapımlarından biri olarak kabul edilmektedir. Film, totaliter bir hükümetin ortaokul öğrencilerini birbirlerini öldürmeye zorladığı hayatta kalma mücadelesini konu edinir. Quentin Tarantino’nun sıkça dile getirdiği “favori filmleri” listesinde yer alan bu eser, yönetmenin sinematik vizyonunda özel bir konuma sahiptir. Bu durum, Tarantino’nun eleştirilerinin sadece yüzeysel bir gözlemden ziyade, filmin derinlemesine anlaşılmasına dayalı olduğunu göstermektedir.

“Açlık Oyunları” serisi ise Panem adlı kurgusal bir ülkede, her bölgeden seçilen iki gencin televizyon ekranları önünde ölümüne yarıştığı distopik bir senaryoya sahiptir. Katniss Everdeen karakterinin kız kardeşi için verdiği hayatta kalma mücadelesiyle öne çıkan bu yapım, gençlerin zorla ölümcül bir arena mücadelesine dahil edilmesini merkezine alır. İki eser arasındaki tematik benzerlikler, özellikle gençlerin hayatlarını tehdit eden devlet kontrolündeki “oyunlar” konsepti etrafında 2012’deki ilk filmin vizyona girmesinden bu yana kamuoyunda ve eleştirmenler arasında sürekli olarak tartışma konusu olmuştur.

Suzanne Collins, “Açlık Oyunları” kitaplarının yazarı olarak, daha önce bu iddiaları kesin bir dille reddetmiştir. Yazar, 2011 yılında ‘New York Times’ gazetesine verdiği röportajda, “Ölüm Oyunu” kitabından veya yazarından eserini kaleme alana kadar haberdar olmadığını ifade etmiştir. Collins, taslağını teslim ettikten sonra kendisine bahsedilen bu eser hakkında editörüne danıştığını ve editörünün “Hayır, o dünyanın kafanı karıştırmasını istemiyorum. Yaptığın şeye devam et” diyerek okumasını engellediğini belirtmiştir. Bu açıklama, yazarın intihal iddialarına karşı sunduğu ana savunmayı oluşturmaktadır.

Ticari açıdan bakıldığında, “Açlık Oyunları” serisi dünya çapında milyarlarca dolarlık bir hasılat elde ederek küresel bir fenomen haline gelmiştir. 2012 yılında başlayan bu seri, beş filmle devam etmiş ve altıncı filmi “The Hunger Games: Sunrise on the Reaping”in 20 Kasım 2026’da vizyona girmesi planlanmaktadır. Buna karşılık, “Ölüm Oyunu” filmi 2000 yılında gösterime girmiş ve 2003 yılında “Battle Royale II: Requiem” adlı bir devam filmiyle perdede yer almıştır. Jennifer Lawrence’ın canlandırdığı 16 yaşındaki Katniss Everdeen karakteri, “Açlık Oyunları”nın marka değeri için merkezi bir figür olmuştur.

Bu iddialar, yaratıcı eserlerdeki esinlenme ve intihal arasındaki çizginin ne kadar belirsiz olabileceğini bir kez daha göstermektedir. Tarantino’nun eleştirisi, özellikle farklı medyumlar (kitap ve film) ve kültürel bağlamlar arasındaki bilgi akışının ve algının nasıl farklılaştığını vurgulamaktadır. Kitap eleştirmenlerinin “Ölüm Oyunu”nun varlığından habersiz olması, bir eserin “orijinal” olarak algılanmasında kültürel ve coğrafi bilgi boşluklarının etkisini ortaya koymaktadır. Bu durum, eleştirel değerlendirmelerde referans çerçevelerinin önemini ve popüler kültürdeki benzer temaların farklı coğrafyalarda nasıl bağımsız bir şekilde ortaya çıkabileceği veya algılanabileceği tartışmalarını yeniden alevlendirmiştir.

Quentin Tarantino’nun bu yüksek profilli açıklamaları, Suzanne Collins’in daha önceki inkarına rağmen, “Açlık Oyunları” ile “Ölüm Oyunu” arasındaki benzerlikler hakkındaki süregelen tartışmayı yeniden canlandırmıştır. Popüler bir serinin arkasındaki yaratıcı sürecin ve telif hakkı etiğinin sorgulanması, sektörde sıkça karşılaşılan ancak nadiren bu denli doğrudan ifade edilen bir konudur. Bu tür ithamlar, eserlerin kalıcılığı ve kültürel mirası üzerinde uzun süreli etkiler yaratma potansiyeli taşımaktadır.

Tufan Erdoğdu

Tufan Erdoğdu (34) — Teknoloji & Yazılım Yazarı Tufan Erdoğdu, uzun yıllardır yazılım geliştirme ve ağ teknolojileri üzerine çalışan bir IT uzmanıdır. Kariyerine sistem yöneticisi olarak başlayan Tufan, zaman içinde otomasyon, bulut altyapıları ve siber güvenlik konularında uzmanlaşmıştır. Blogunda okuyucularına teknoloji trendleri, yapay zeka uygulamaları ve yazılım geliştirme ipuçları hakkında sade, anlaşılır ve pratik içerikler sunar.