Kuzey Irak’ta yer alan Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) başkenti Erbil, son günlerde artan güvenlik gerilimine sahne oluyor. En son 1 Aralık 2025 tarihinde yaşanan olaylarda, Erbil şehir merkezinde peşmerge güçleri ile Herki aşiretine bağlı unsurlar arasında şiddetli silahlı çatışmalar patlak verdi. Bu çatışmalar sırasında Kürdistan Demokrat Partisi’ne (KDP) ait bir binanın ateşe verildiği bildirilirken, Herki aşireti, Barzani güçlerinin iki saat içinde bölgeden çekilmemesi halinde bölgedeki rafinerileri hedef almakla tehdit etti. Aşiretin sözünü ettiği rafinerinin, Erbil’e 20 kilometre mesafede bulunan ve bölgenin en büyük tesislerinden biri olan Lanaz petrol rafinerisi olduğu tespit edildi.

Bu olaylar zinciri, birkaç gün önce meydana gelen bir dizi saldırıyla doğrudan ilişkilidir. 30 Kasım 2025 tarihinde Erbil’de bir akaryakıt tankerine düzenlenen silahlı saldırı sonucu bir kişinin hayatını kaybetmesi ve çok sayıda kişinin yaralanması, bölgedeki tansiyonu kritik seviyeye taşımıştır. IKBY İçişleri Bakanlığı, bu saldırıyı, geçtiğimiz çarşamba günü Khor Mor gaz sahasına yapılan roket saldırısıyla ilişkilendirmiş, bu bağlantı bölgedeki enerji altyapısının güvenlik riskleri altında olduğunu göstermiştir.

Khor Mor gaz sahasına yönelik roket saldırısı, bölgenin enerji tedarikinde önemli bir rol oynayan tesisin depolama tanklarından birine isabet etmişti. Bu saldırı, gaz üretiminde duraksamalara ve geniş çaplı elektrik kesintilerine yol açarak IKBY’nin kritik altyapısının hassasiyetini ortaya koydu. İçişleri Bakanlığı açıklamasına göre, saldırının ardından elektrik santrallerine sıvı yakıt sevkiyatı yapıldığı sırada, ‘bir grup isyancı’ Gwer’de akaryakıt tankerlerinin ve sivillerin kullandığı yolu kapatarak geçiş yapan araçlara ve yolculara ateş açmıştı. Irak Haber Ajansı ise bu olayda güvenlik güçleri ile Erbil-Gwer yolu üzerindeki Lajan köyü yakınlarında Harkiya aşireti arasında çatışmalar yaşandığını duyurmuştur.

Herki aşiretinin 1 Aralık’taki eylemleri, sadece KDP binasına yönelik kundaklama ile sınırlı kalmadı. Aşiret güçleri, Erbil’in çeşitli noktalarında girişleri kapatarak şehir içi ulaşımı aksattı. Sosyal medyada yayımlanan görüntülerde, Herki aşireti mensubu olduğu iddia edilen bazı kişilerin ellerinde roketlerle bulundukları dikkat çekti. Bu durum, aşiretin askeri kapasitesine ve tehditlerinin ciddiyetine dair endişeleri artırdı. Aşiretin rafinerileri havaya uçurma tehdidi, bölgedeki petrol ve gaz endüstrisi için doğrudan ve ciddi bir güvenlik tehdidi oluşturmaktadır.

Gerilimin tırmanması üzerine, peşmerge güçleri Erbil şehir merkezinde stratejik noktalara konuşlandırılarak güvenlik önlemleri artırıldı. Erbil Valisi, çatışmalara ilişkin yaptığı resmi açıklamada, ‘Kaos çıkarmak isteyen herkesin ellerini keseceğiz’ ifadesini kullanarak bölgede düzeni sağlamaya yönelik kararlı bir duruş sergiledi. Bu açıklama, IKBY yönetiminin mevcut güvenlik sorunlarına karşı tavizsiz bir tutum izleyeceğinin sinyalini vermiştir.

IKBY İçişleri Bakanlığı’nın ‘Bu sabotaj eylemlerine son vereceğiz’ ve ‘ayaklanmalara’ karşı harekete geçileceği yönündeki taahhüdü, bölgenin istikrarını hedef alan eylemler karşısında hükümetin sert müdahalesine işaret etmektedir. Herki aşiretinin enerji altyapısına yönelik doğrudan tehditleri ve KDP gibi siyasi merkezleri hedef alması, çatışmanın sadece yerel bir mesele olmaktan öte, IKBY’nin ekonomik ve siyasi yapısını doğrudan etkileme potansiyeli taşıdığını göstermektedir. Bu tür eylemler, bölgesel enerji piyasaları ve yabancı yatırımlar üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir.

Bu son gelişmeler, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin iç güvenlik dinamiklerinin karmaşıklığını ve aşiretler ile merkezi yönetim arasındaki hassas dengeyi bir kez daha ortaya koymuştur. Enerji altyapısının hedef alınması, bölgedeki istikrarsızlığın ekonomik sonuçlarını derinleştirme riski taşımaktadır. IKBY yönetiminin, bu tür tehditlere karşı göstereceği kararlılık ve uygulayacağı güvenlik politikaları, bölgenin gelecekteki güvenlik ve ekonomik görünümünü şekillendirecektir. Mevcut durum, aşiretlerin ve çeşitli grupların bölgedeki nüfuz mücadelelerinin kritik enerji varlıklarını hedef alabileceği bir tablo çizmektedir.