Türk sinemasının dikkat çeken biyografik dram yapımlarından “Dilberay” filmi, 1 Aralık 2025 Pazartesi günü saat 20.00 itibarıyla ulusal yayın kuruluşu atv’de izleyiciyle buluşacak. 2019 yılında vefat eden ses sanatçısı Dilber Ay’ın yaşam öyküsünü beyazperdeye taşıyan bu yapım, sanatçının çetin mücadelelerini ve müzikal mirasını geniş kitlelere aktarma misyonunu taşımaktadır. Film, Dilber Ay’ın kariyer zirvelerinden kişisel dramlarına uzanan geniş bir zaman dilimini kapsayan kronolojik bir anlatı sunmaktadır.

Yapım, Dilber Ay’ın Kahramanmaraş’ta başlayan erken yaşam dönemine derinlemesine odaklanmaktadır. Sekiz çocuklu bir ailenin ferdi olarak dünyaya gelen sanatçı, çocukluğunu zorlu koşullar altında bir çadırda geçirmiştir. Bu başlangıç, onun sonraki yaşamında karşılaşacağı güçlüklerin temelini oluşturmuştur. On üç yaşında, o dönemki toplumsal pratikler doğrultusunda, kendisinden yaşça büyük bir bireye para karşılığında evlendirilmesi, sanatçının hayatının erken döneminde maruz kaldığı ilk büyük toplumsal ve kişisel travmalardan biri olarak kayıtlara geçmiştir. Bu evlilik, Ay’ın gençlik yıllarında yaşadığı derin izleri ve mücadeleleri detaylandırmaktadır.

Evlilik ve erken yaşta anne olma tecrübelerinin ardından, Dilber Ay’ın doğuştan gelen şarkı söyleme yeteneği ve bu alandaki derin tutkusu, tüm zorluklara rağmen belirginleşmeye başlamıştır. Ancak bu sanatsal yönelim, aile içi şiddet ve fiziksel işkenceye maruz kalmasına yol açmıştır. Sanatçı, yaşadığı tüm bu olumsuzluklara ve baskılara rağmen, müziğe olan sarsılmaz bağlılığını korumuştur. Kendi sesinden aldığı içsel güç ve özgüven, onu kişisel acıların ötesine geçerek profesyonel sahnelere adım atmaya teşvik etmiştir. Bu kararlılık, Dilber Ay’ın olağanüstü dirençliliğinin ve sanatsal ifadesine olan bağlılığının somut bir göstergesidir.

Sanat kariyeri boyunca Dilber Ay, Türk müzik sahnesinde hem parlak başarılar elde etmiş hem de kişisel ve profesyonel hayatında önemli düşüşler yaşamıştır. Ancak her kritik dönemeçte, kendi ifadesiyle “dipsiz kuyular” olarak adlandırdığı zorlu durumların üstesinden gelmeyi bilmiştir. Bu süreçlerde, kendine özgü güçlü ve duygulu sesi ile müzik yeteneğini bir kurtuluş ve yeniden var olma aracı olarak kullanmıştır. Sanatçının yaşam felsefesi, müziği sadece bir meslek olmaktan çıkarıp, hayatta kalma ve kendini sürekli yeniden inşa etme yolculuğunun temel taşı haline getirmesine dayanır. Bu durum, onun sanatını benzersiz kılan en önemli özelliklerden biridir.

Filmin başrolünde, hayatının farklı evrelerini kapsayan Dilber Ay karakterini başarılı oyuncu Büşra Pekin canlandırmaktadır. Pekin’in performansı, Dilber Ay’ın hem içsel dünyasının karmaşıklığını hem de dışa dönük, mücadeleci kişiliğini etkileyici bir derinlikle yansıtmaktadır. Oyuncu kadrosunda ayrıca, Ayberk Pekcan ve Nurcan Köse gibi deneyimli isimler de yer alarak, filmin genel dramatik yapısına ve anlatımına önemli katkılar sağlamışlardır. Bu ensemble kadro, biyografik eserin gerçekçiliğini ve duygusal etkisini artırmayı hedeflemektedir.

“Dilberay” filmi, sadece bir sanatçının biyografisini sunmanın ötesinde, Türkiye’nin yakın geçmişinden bir kesiti ve toplumsal normlarla bireysel mücadelenin dinamiklerini irdelemektedir. Film, Dilber Ay’ın hayatındaki trajik unsurları, kişisel zaferleri ve toplumsal engelleri dengeli bir anlatımla aktararak, izleyicilere empati kurma ve bir sanatçının ruhsal yolculuğuna tanıklık etme fırsatı sunmaktadır. atv gibi ulusal bir kanalda yayınlanması, filmin geniş bir demografiye ulaşarak Dilber Ay’ın kültürel mirasının gelecek nesillere aktarılmasında ve onun müziğinin kalıcılığının vurgulanmasında stratejik bir rol oynamaktadır. Bu gösterim, sanatçının eserleri ve yaşam felsefesinin yeniden değerlendirilmesine olanak tanımaktadır.