Beklenmedik Siyasi Ateşkes: Trump ve Mamdani’den Şaşırtıcı Uzlaşma
New York’un yeni seçilen belediye başkanı Zohran Mamdani ile ABD Başkanı Donald Trump arasında Beyaz Saray’da gerçekleşen görüşme, Amerikan siyaset sahnesinde uzun süredir devam eden gerilimin beklenmedik bir ateşkesle noktalandığını ortaya koydu. BBC tarafından “neredeyse kanka gibi” diye nitelenen bu buluşma, daha önce birbirlerine karşı en ağır eleştirileri yönelten iki önemli ismin, “düşündüğümden çok daha fazla konuda anlaştıklarını” ifade ederek kamuoyunu şaşırtmasına neden oldu. Bu zirve, New York’un federal hükümetle ilişkilerinde ve genel olarak Amerikan siyasetinin dinamiklerinde potansiyel bir paradigmaların değişiminin sinyallerini taşıyor. Gözlemciler, bu kadar hızlı bir uzlaşmanın pek olası görünmediğini belirtiyordu.
Başkan Trump, daha önce Mamdani’yi “komünist” olarak nitelendirmesine ve onun görüşlerini “biraz uçuk” bulmasına rağmen, New York belediye başkanlığına seçilen Mamdani’yi içtenlikle kutlayarak “harika bir iş çıkaracağına” inandığını belirtti. Geçmişte Mamdani yönetiminde New York’un “Tamamen ve Topyekün Ekonomik ve Sosyal Bir Felaket” olacağı uyarılarını yapan Trump’ın, şimdi şehirde Mamdani’nin belediye başkanlığı altında yaşamaktan “rahat hissedeceğini” söylemesi, sadece birkaç hafta önceki sert söylemlerinden keskin bir dönüşe işaret ediyor. Bu ani tutum değişikliği, Washington koridorlarında ve siyasi analiz çevrelerinde büyük bir sürpriz olarak değerlendirildi.
Zohran Mamdani de benzer şekilde, New Yorklular için ekonomik uygunluk sağlama konusunda Başkan ile birlikte çalışmayı dört gözle beklediğini ifade etti. Her iki liderin de bu temel amaç üzerinde mutabık kaldığını dile getirmesi, daha önce hayal bile edilemeyecek bir işbirliği potansiyelini gözler önüne serdi. Oval Ofis’te herhangi bir hararetli tartışmadan özenle kaçınmak için gösterdikleri dikkat ve çaba, bu görüşmenin sadece bir nezaket ziyareti olmaktan öte, stratejik bir önem taşıdığını vurguluyor. Görüşmeler sırasında, Mamdani’nin geçmişteki “faşist” yorumlarına Trump’ın “Sorun değil, söyleyebilirsin” diyerek omuz silkmesi bile dikkat çeken detaylardandı.
Bu sıcak diyalog, yalnızca haftalar öncesine kadar yaşanan sert çekişmelerle tam bir tezat oluşturuyordu. Trump, Mamdani’nin seçimi kazanması durumunda New York şehrine federal fonları kesmekle, Ulusal Muhafızları şehre göndermekle ve Mamdani’nin göçmenlik operasyonlarına engel olması halinde onu tutuklamakla tehdit etmişti. Mamdani ise seçim zafer konuşmasında Trump’a doğrudan hitaben, “Bizden herhangi birine ulaşmak için hepinizi aşmanız gerekecek” şeklindeki meydan okuyucu ifadeleriyle kendi pozisyonunu net bir şekilde ortaya koymuştu. İki New Yorklu arasındaki bu keskin tarihi gerilim, bugünkü uzlaşmanın derinliğini ve alışılmadık doğasını daha da belirginleştiriyor, siyasetin beklenmedik yüzünü gözler önüne seriyor.
Görüşmenin ardından Mamdani’nin Beyaz Saray dışındaki Lafayette Park’ta güvenlik gerekçeleriyle aniden iptal edilen basın toplantısı ve parkın çevresinde toplanan protestocuların durumu, bu uzlaşmanın kamuoyu algısı açısından karmaşıklığını gösterdi. Parkta toplanan pro-Mamdani grupları, görüşmenin dostane havasından habersiz bir şekilde “İsa zenginleri kınadı” yazılı pankartlar taşırken ve “Epstein dosyalarını serbest bırakın” şarkısıyla dans ederken, Temsilciler Meclisi’nin sadece birkaç saat önce “sosyalizmin dehşetini” kınayan bir oylama yapması, olayların çok katmanlı ve çelişkili yapısını daha da ortaya koydu. Bu durum, siyasi manzarada beklentilerin ve algıların ne kadar hızlı değişebileceğinin önemli bir kanıtıydı.
Bu beklenmedik siyasi uyumun Ocak ayında da sürdürüp sürmeyeceği büyük bir merak konusu. İki liderin geçmişteki derin ideolojik farklılıklarına rağmen, New Yorkluların refahı gibi ortak bir zeminde buluşma potansiyeli, gelecek dönemdeki federal-yerel işbirlikleri için yeni kapılar açabilir. New York’un federal hükümetle ilişkileri ve Mamdani’nin belediye başkanlığı döneminin nasıl şekilleneceği, bu erken uzlaşmanın kalıcılığına ve gerçek bir işbirliğine dönüşüp dönüşmeyeceğine bağlı olacak. Bu gelişmeler, siyasi pragmatizmin ve karşılıklı çıkarın ideolojik ayrımların önüne geçebileceğine dair önemli bir ders sunarak, uzlaşmanın imkansız olmadığını gösteriyor. Siyasi arenada bazen en büyük zıtlıkların bile ortak noktalar bulabileceği bir örnek teşkil ediyor.
İlgili
Tufan Erdoğdu (34) — Teknoloji & Yazılım Yazarı Tufan Erdoğdu, uzun yıllardır yazılım geliştirme ve ağ teknolojileri üzerine çalışan bir IT uzmanıdır. Kariyerine sistem yöneticisi olarak başlayan Tufan, zaman içinde otomasyon, bulut altyapıları ve siber güvenlik konularında uzmanlaşmıştır. Blogunda okuyucularına teknoloji trendleri, yapay zeka uygulamaları ve yazılım geliştirme ipuçları hakkında sade, anlaşılır ve pratik içerikler sunar.


