Şampiyonlar Ligi’nde Kutup Çizgisinde Destansı Hesaplaşma: Bodo/Glimt mi, Krizdeki Juventus mu Kazanacak?
Şampiyonlar Ligi sahnesinde, iki farklı dünyanın temsilcisi, Aspmyra Stadyumu’nun soğuk atmosferinde kader maçına çıkıyor. Kuzey Kutup Dairesi’nin hemen dışında yer alan Bodo’da, ilk kez Şampiyonlar Ligi gruplarına katılan Norveç’in inatçı ekibi Bodo/Glimt, Avrupa’nın köklü devlerinden Juventus’u ağırlıyor. Her iki ekip de bu sezon Şampiyonlar Ligi’nde henüz galibiyetle tanışamadı ve eleme potasında yer alıyor. Juventus 3 puanla Bodo/Glimt’in 2 puanının hemen önünde bulunurken, bu kritik karşılaşma gruptan çıkış umutlarını canlı tutmak adına hayati bir dönüm noktası oluşturuyor. Bu mücadele sadece üç puanın ötesinde, itibar ve gelecek için bir mesaj niteliği taşıyor.
Avrupa futbolunun iki kez zirvesine çıkmış Juventus, son dönemde tarihinin en sarsıntılı süreçlerinden birini yaşıyor. Bu sezon Şampiyonlar Ligi macerasına iki dramatik beraberlikle başlayan Torino ekibi, önce Borussia Dortmund ile 4-4, ardından Villarreal ile 2-2 berabere kaldı. Üçüncü maç gününde Real Madrid’e mağlup olmaları ve ardından yeni teknik direktörleri Luciano Spalletti yönetiminde Sporting Lizbon ile 1-1 berabere kalmaları, takımın içinde bulunduğu durumu özetliyor. Sporting karşısında şut sayısında üstünlük kurmalarına rağmen beraberlikle yetinmek zorunda kalan “Yaşlı Kadın”, bu sonuçla birlikte Ocak ayından bu yana üst üste yedi Şampiyonlar Ligi maçında gol yeme serisini sürdürdü; maç başına ortalama iki gol yemeleri, savunma zaafiyetlerinin boyutunu gözler önüne seriyor. Daha geniş bir perspektiften bakıldığında, son 12 UEFA fikstüründe sadece iki galibiyet alabilmeleri ve deplasmandaki son on iki Avrupa maçında yalnızca bir kez kazanmaları, takımın kıtasal arenadaki düşüşünü belirginleştiriyor. Spalletti yönetiminde Serie A’da da istikrarsız bir başlangıç yapan Juventus, ligin dibindeki Fiorentina karşısında öne geçmesine rağmen beraberlikle ayrıldı ve şampiyonluk hayalleri giderek uzaklaşıyor. Son 13 maçta tüm kulvarlarda sadece iki galibiyet alabilmeleri, Juventus’un “kriz modunda” sıkışıp kaldığını gösteriyor. Kulüp efsanesi Giorgio Chiellini’nin bu maçı “Juve için belirleyici bir yol ayrımı” olarak tanımlaması, durumun ciddiyetini vurguluyor.
Şampiyonlar Ligi’nde 25. kez yer alarak İtalyan rekorunu genişleten Juventus’un aksine, Bodo/Glimt bu arenadaki ilk deneyimini yaşıyor. Ancak Norveç ekibi, Avrupa sahnesine yabancı değil; geçen sezon UEFA Avrupa Ligi’nde yarı finale kadar yükselme başarısı göstermişlerdi. Play-off’larda Sturm Graz’ı toplamda 6-2’lik skorla eleyerek Şampiyonlar Ligi’ne adlarını yazdıran Bodo ekibi, bu maçla birlikte Serie A takımlarına karşı 14. kez sahaya çıkacak. Dördüncü maç gününde evlerinde Monaco’ya 1-0 mağlup olmaları, gruptan çıkma umutlarını tehlikeye soktu. Slavia Prag ve Tottenham Hotspur ile aldıkları 2-2’lik beraberliklerden gelen iki puanla yetinen Knutsen’in öğrencileri, eleme turları dışında son yedi Avrupa maçında galibiyet yüzü göremedi. Kendi “İskandinav kalesinde” bir başarısızlık daha, kulübün Avrupa’daki en uzun galibiyetsiz serisini egale etmelerine neden olacak ve değerli bir ilk 24 bitirme umutlarını zedeleyecek. Rosenborg’un 2007’deki başarısından bu yana Şampiyonlar Ligi grup maçında galip gelen ilk Norveç takımı olma hedefini sürdüren Bodo/Glimt, en azından Eliteserien (Norveç Ligi) şampiyonluğunu koruma yolunda iyi bir konumda. Geçtiğimiz Cuma günü KFUM Oslo’yu 2-1 yenerek liderlik mücadelesini sürdürüyorlar.
Bu kritik mücadele öncesinde her iki takımda da önemli eksikler ve değişiklik beklentileri bulunuyor. Juventus cephesinde, teknik direktör Spalletti, yoğun fikstür nedeniyle ilk 11’de birkaç değişiklik yapabileceğinin sinyallerini verdi. En golcü oyuncuları Dusan Vlahovic, milli görevden adduktör problemiyle dönmesi nedeniyle dinlendirilebilir. Lois Openda ve David ileri uçta forma giyebilmek için rekabet edecek. Juan Cabal ve Lloyd Kelly’nin sakatlıktan dönmesi sevindirici olsa da, Brezilyalı defans oyuncusu hala kadroda değil ve stoper Daniele Rugani de kas sakatlığı nedeniyle sahadaki yerini alamayacak. Bodo/Glimt tarafında ise, Monaco maçında gördüğü kırmızı kart nedeniyle cezalı duruma düşen kilit orta saha oyuncusu Patrick Berg forma giyemeyecek. Yedek forvet Ola Brynhildsen de diz problemi nedeniyle kadroda yer almıyor. Ancak teknik direktör Knutsen, bu iki isim dışında tam kadroya sahip. Hafta sonu dinlendirilen Amahl Pellegrino, kesinlikle ilk 11’de başlayacak ve Kasper Hogh’a destek olacak. Eski AC Milan kanat oyuncusu Pellegrino, bu sezon Şampiyonlar Ligi’nde 18 driplingle en çok dripling yapan oyuncu konumunda.
Bu maç, her iki takım için de tabiri caizse bir ‘ya hep ya hiç’ karşılaşması. Juventus için bu, sadece Şampiyonlar Ligi’ndeki ilk galibiyetlerini arayış değil, aynı zamanda Avrupa’daki prestijlerini ve taraftarların güvenini yeniden kazanma fırsatı. Spalletti’nin ekibi üzerindeki baskı her geçen gün artıyor ve deplasmanda alacakları bir galibiyet, hem ligdeki hem de Avrupa’daki kötü gidişata dur diyebilir. Öte yandan, Bodo/Glimt kendi evinde, zorlu iklim koşullarında oynamanın avantajına sahip. Kuzeyin soğuk rüzgarları ve Aspmyra’nın atmosferi, Avrupa’nın büyüklerini her zaman zorlamıştır. Norveç şampiyonu için bu maç, Şampiyonlar Ligi grup aşamasında tarihi bir galibiyet elde etme ve gruptan çıkma hayallerini sürdürme şansı anlamına geliyor. Tecrübeli Juventus, kağıt üzerinde favori görünse de, Bodo/Glimt’in iç saha performansı ve Avrupa’daki sürpriz yapma potansiyeli göz ardı edilemez. Maçın gidişatını bireysel yetenekler kadar, takımların baskıyla başa çıkma becerileri de belirleyecek. Aspmyra’da düdük çaldığında, sahada sadece on birer futbolcu değil, aynı zamanda farklı hedefler ve yoğun bir baskı olacak. Juventus bir çıkış yolu ararken, Bodo/Glimt tarih yazma peşinde olacak. Bu maç, Şampiyonlar Ligi’nin öngörülemez doğasını bir kez daha sergileyecek ve futbolseverlere heyecan dolu, çekişmeli bir mücadele vadedecek. Kimin galip geleceği bilinmez ama kesin olan bir şey var: Bu karşılaşma, grup aşamasının en ilgi çekici maçlarından biri olmaya aday.
İlgili
Tufan Erdoğdu (34) — Teknoloji & Yazılım Yazarı Tufan Erdoğdu, uzun yıllardır yazılım geliştirme ve ağ teknolojileri üzerine çalışan bir IT uzmanıdır. Kariyerine sistem yöneticisi olarak başlayan Tufan, zaman içinde otomasyon, bulut altyapıları ve siber güvenlik konularında uzmanlaşmıştır. Blogunda okuyucularına teknoloji trendleri, yapay zeka uygulamaları ve yazılım geliştirme ipuçları hakkında sade, anlaşılır ve pratik içerikler sunar.


