Son zamanlarda sosyal medyada yoğun bir şekilde yer tutan “#KHKlılardanÇağrı” gündeliği, 11 yıllık KHK’larla ilgili bir dilekçe kampanyasıdır. Kamu kurumlarında 11 yıldır çalışmış, 657 sayılı Devlet Memurluğu Kanunu’nda öngörülen kıdem şartlarını yerine getiren ancak işten çıkarılan personelin, haklarını aramak ve mağduriyetlerini gidermek amacıyla oluşturduğu bu kampanya, uzun süredir devam eden bir sorunla ilgili olarak kamuoyunun dikkatini tekrar çekmeyi amaçlıyor. Bu blog yazısında, #KHKlılardanÇağrı’nın ne olduğunu, neden önemli olduğunu ve toplum üzerindeki etkilerini detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.
#KHK’lerin Arkasındaki Gerçek: Uzun Süre Devam Eden Bir Mağduriyet
17 Haziran 2018’de Resmi Gazete’de yayınlanan 765 sayılı Devlet Memurluğu Kanunu’nda değişiklik yapılması, 657 sayılı Kanun’daki kıdem şartları yeniden tanımlanarak kamu çalışanlarının işten çıkarılmasına zemin hazırladı. Bu değişiklik, gerekçesi “kamu maliyesine yapılacak tasarruf” olarak sunulsa da, birçok çalışanın, uzun yıllardır çalışıp, hak ettikleri emekli maaşlarını alamamasına neden oldu. Özellikle, 657 sayılı Kanun’da belirtilen kıdem şartlarını (genellikle 20 yıl) geçen personelin işten çıkarılması, yasal düzenlemelere aykırı bir durum olarak değerlendiriliyor.
Bu süreçte, birçok kamu çalışanı işten çıkarılmış, hayatları alt üst olmuş ve uzun süren yasal süreçlerle haklarını aramaya çalışmaktadır. Mağduriyetin derinliği, sadece işten çıkarılma ile sınırlı kalmıyor, aynı zamanda ailelerin ekonomik durumu üzerinde de ciddi etkiler yaratıyor.
Etkileri ve Toplumsal Yansıması
#KHKlılardanÇağrı’nın sosyal medyada yaygınlaşması, sadece mağduriyetin dile getirilmesine değil, aynı zamanda bu durumun toplumsal bir boyut kazanmasına da yol açıyor. Gündeliğin sosyal medyada yarattığı ilgi, aşağıdaki etkileri beraberinde getiriyor:
* Kamuoyu Bilincinin Artması: Gündeliğin yaygınlaşması, KHK’lerin kamuoyunda daha fazla tartışılmasına ve bu konuda farkındalık yaratılmasına katkıda bulunuyor.
* Siyasi Bir Strateji Olarak Kullanımı: #KHKlılardanÇağrı, bazı siyasi aktörler tarafından, hükümet politikalarını eleştirmek ve kamuoyu desteğini artırmak için kullanılıyor.
* Toplumsal Adaletsizlik Algısı: Gündeliğin yaygınlaşması, kamu çalışanlarının ve emeklilerin bu durumun bir adaletsizlik olduğunu hissetmesine ve toplumsal bir tepkiyi örgütlemesine yardımcı oluyor.
* Sivil Toplum Kuruluşlarının Rolü: Bu tür kampanyalar, sivil toplum kuruluşlarının (STK) hak savunma çalışmalarında önemli bir rol oynuyor ve mağduriyet yaşayanların sesini duyuruyor.
Genel Bir Değerlendirme
#KHKlılardanÇağrı, uzun süredir devam eden ve binlerce insanın hayatını derinden etkileyen bir sorunun dikkat çekilmesi için önemli bir araç. Ancak, bu tür kampanyaların etkinliği, sadece gündeliğin yaygınlaşmasıyla sınırlı kalmamalı, aynı zamanda yasal düzenlemelerin yeniden gözden geçirilmesi ve mağduriyet yaşayanların haklarının korunması için daha kapsamlı çözümlerin bulunmasıyla desteklenmelidir. Bu süreçte, siyasi irade, hukuk gücü ve adalet anlayışı ön planda olmalıdır.
—
